"Bakanlar Kurulu Kararıyla Termal Turizm Merkezi” olarak ilan
edilmiştir. Yozgat’ın 77 Km. Güneydoğusundaki Sarıkaya İlçe merkezinde
bulunan kaplıca suları florür içeren oligometalik sular grubundan olup,
48 °C sıcaklığa ve 28 lt/sn. debiye sahiptir. (Kaplıca suyunun çıkış
sıcaklığı 48C olup dinlendirme yöntemi ile 38-40 °C’de
kullanılmaktadır.) = Kaplıcada Tedavi Olunan Hastalıklar = Sağlık
Bakanlığının yapmış olduğu analizler sonucunda kaplıca suyunun aşağıdaki
hastalıklara iyi geldiği raporlarla onaylanmıştır. 1- Romatizmal
Ağrılar 2- Artroz (Eklem Kireçlenmeleri) 3- Kalça-Eklem Kireçlenmeleri
4- Deyeneratif Romatizmalar 5- Bel Fıtıkları ve Buna Bağlı Siyatik
Ağrılar 6- Ağrılı Kadın Hastalıkları 7- Kadınların Enfeksiyon Sekeline
Bağlı Olarak Süregelen Akıntılar 8- Spastik Ağrıları 9- Spastik Kolitler
10- Böbrek Taşlarının Düşmesinde Üreter üzerinde Spazmolitik Etki 11-
Karaciğer ve Safra Kesesi Taşları 12- Cilt Hastalıkları Hekim
kontrolünde kaplıca suyu yukarıdaki rahatsızlıklarda destekleyici ve
tamamlayıcı tedavi unsuru olarak kullanılabilir niteliktedir. Sarıkaya
kaplıcaları bünyesinde, Bakanlığımız İşletme Belgeli 3 yıldızlı Termal
Otel bulunmaktadır. İlçeye karayolu ile ulaşım sağlanmaktadır. İlimizin
önemli kaplıca merkezlerinden biri olan Sarıkaya kaplıcaları tarihi
açıdan da çok önemlidir. Kaplıca Merkezinde Roma döneminden kalma tarihi
kalıntılar bulunmaktadır. Buranın Roma dönemine ait antik ismi
“Basilica Therma (Aqua Sarvenae)” isimli antik kentin olduğu söylenmekte
ve antik dönemde de buranın önemli kaplıca merkezi olduğu yapılan
araştırmalar sonucu bilinmektedir. O döneme ait kaplıca ile ilgili
aşağıdaki efsane anlatılmaktadır. = Sarıkaya Kaplıcalarının Efsanesi
(Kral Kızı Hamamı) = Roma Kral Kızı Hamamı diye bilinen Sarıkaya
Kaplıcaları’nın efsanesi halk arasında şöyle anlatılır: Kayseri'de
oturan Roma krallarından birinin kızı amansız bir hastalığa yakalanır.
Kral kızını birçok hekimlere götürür, tedavisi için her şeyi yapar. Ama
güzelliği dillere destan bu kızın derdine çare bulunamaz. Kızın
hastalığı gün geçtikçe ilerlemekte, kız artık yürüyemez bir haldedir.
Ayakları tutmamaktadır, dizleri küt olmuştur. Bugünkü adıyla kızın
hastalığı romatizmadır. O günlerde Sarıkaya sazlık ve bataklıktır. Sıcak
suyun olduğu yerde küçük bir gölet oluşmuştur, balçık halinde çamurlu
bir hamamdır burası. Kral küçük kızını son çare olarak bu sıcak suyun
bulunduğu yere gezsin diye gönderir. Artık ömrünün sayılı günlerini
yaşayan zavallı kız avunmak için bu çamurlu gölet kenarında dolaşmakta,
zaman zaman da arkadaşlarıyla çamurlara girmektedir. İşte gezmek ve
avunmak için girdiği çamurlar ve sıcak su kıza iyi gelir. Bir müddet
burada kalır, gün geçtikçe kızın hastalığı iyi olmaya başlar. Küt
dizleri açılır; yavaş yavaş adım atmaya, yürümeye başlar. Sonunda
tamamen iyileşen güzel kızın buradaki sıcak sudan iyi olduğu anlaşılır.
Bunun üzerine kızın babası kral, buraya mermerden bir havuz yaptırır,
etrafını kesme büyük taşlarla çevrilir, önceleri kimsenin olmadığı bu
havuz çevresinde bir şehir oluşur. Kralın kızının adı bu yeni şehre
verilir. Yetmiş bin nüfuslu bu şehrin adı "Öper" veya "Hoperi"dir. Bu
büyük şehir bir deprem sonucu yok olmuştur, sadece hamamların olduğu yer
kalmıştır.
SORGUN KAPLICALARI